13 Eylül 2016 Salı

Eksik Kalamazdım: Yaz Favorileri

Alara ve Yaprak'ta görünce ben de yapayım dedim. Sonuçta benim neyim eksik değil mi diye düşünürken cevabın HAYRAN KİTLESİ olduğu aklıma geldi ama olsun ben kendim yazar kendim okurum.


Ülkece unutamayacağımız bir yaz yaşasak da 2016 yazı denince benim aklıma gelecek ilk şey STRANGER THINGS olacak. Tam da malum olayların olduğu gün piyasaya çıkan bu harika netflix dizisi beni ülkenin kötü ruh halinden çıkarıp kendi çocuksu dünyasına soktu ve sevgimi kazandı. Başroldeki çocukların sevimliliği, müziklerinin güzelliği, 80ler teması, winona hanımın yaşlanmamasının arkasındaki sır perdesi derken dizi su gibi akıp geçiyor. Hala izlemediyseniz gidin izleyin.


The Night Of'a ise Stranger Things'i bitirdikten sonra başladım gerçi dizinin ilk bölümünü yayınlandığı zaman izlemiştim ama dizinin yavaş akması ve her bölümde yeni detaylar verilmesi yüzünden dikkatle izlersem belki katili tahmin ederim düşüncesiyle binge-watch yapmaya karar vermiştim. İyi ki de bu kararı vermişim her ne kadar oğuz katil kesinliğinde katili bulamasam da tahmin etmiş sayılırım diye düşünüyorum???


Peki bu dizi ne anlatıyor? Aslında bir ingiliz dizisinden devşirme olan bu HBO dizisi ABD'de yaşayan Müslüman bir gencin yanlış zamanda yanlış yerde bulunması sonucu acımasız bir cinayetin baş şüphelisi olması ve önyargılarla dolu amerikan hukuk sisteminde hayatta kalmaya çalışmasını anlatıyor. Açıkçası dünyada islamafobinin hızla yayıldığı şu zamanlarda amerikanın en iyi kanallarından birinde böyle bir dizinin yayınlaması beni çok etkiledi sevgili dostlarım. Gerçekten de insanlık ölmemiş...


Eğer siz de ünlü isimler kavun lordu gamze ve quentin tarantino gibi b film izlemekten hoşlanıyorsanız bu film tam sizlik. Redneckler tarafından öldürülmüş bir köpek balığının hayaletinin intikam almaya gelmesi? HAYATIMDA DUYDUĞUM EN İYİ FİLM FİKRİ. Filmin ikonik sahnelerinden birini hesabımda bulabilirsiniz.


Finding Dory ise HARİKAYDI. Kardeşimle kahvaltı ederken izledik ve kavga etmeden filmi bitirmeyi başardık???? Ne kadar güzel olduğunu siz tahmin edin artık.


Aslında bu yazım o kadar boş geçti ki kendimden utandım. Oysa bol bol film izleyip zaman çarkı serisini bitirmek gibi bir hayalim vardı fakat koca yaz elime kitap bile almadım. Bu yüzden kendimden utansam da bu hatamdan ders almayı ve seneye bu salaklığı tekrarlamamayı umuyorum.


Kendimi zaman çarkı okumaya hazırlasam da ağustos sonunda Throne of Glass serisini okumaya başladım ve çok beğendim. Açıkçası young adult diye pek bir şey beklemiyordum fakat başrolde suikastçı bir kızın olması ilgimi cezbetti ve iyi ki okumuşum diyorum. İlk kitapta aşk üçgeni ve sen seçilmiş kişisin kısmı biraz baysa da ikinci kitaptaki olaylar, sır perdesinin aralanması ve ortaya yeni sırlar çıkması beni çok sevindirdi. Zaten direkt beş yıldız verdim ikinci kitaba. Üçüncü kitapta biraz hayal kırıklığına uğrasam da o da insanı şok eden bir sonla bitince ve Manon diye dünya harikası bir cadıyla tanışmamı sağlayınca seriye devam etmeye karar verdim.


Bu yazın benim için en beklenmedik kısmı oyun oynamaya başlamamdı. Pokemon Go ile her gün yürüyüp kilo vermeme bile şaşırmadım ama Assassin's Creed ve Left 4 Dead'i severek oynayıp & BİTİRMEME çok şaşırdım gerçekten de insan karşısına neyin ne zaman çıkacağını bilmiyormuş fakat çatıdan çatıya atlamayı ve zombi öldürmeyi o kadar sevdim ki anlatamam. Özellikle de cadının ağlaması... Keşke daha önce oynasaymışım :d


Evet birçok elementi gördük birçok elementi tanıdık fakat veda vakti geldi özellikle rusyadaki okuyucularıma iyi geceler diler, kanalıma abone olmayı unutmamalarını hatırlatırım.

ps: sanmıyorum ama eleştirilerinizi(?) buradan yapabilirsiniz.

14 Ağustos 2016 Pazar

Stranger Things: Ona Bir Oda Ver Baba Gidecek Hiçbir Yeri Yok

Şu an bunu dinliyor ve ağlıyorum biliyor musunuz? Günlerdir bu dizi hakkında konuşuyorum, iki kez binge watch eyledim (bu terimi türkçeye nasıl kazandıracağımı bilemedim) fakat diziye olan sevgim azalmadı azizim o kadar güzel ki...

Öncelikle bu dizinin bir korku-gerilim dizisi olduğu fikrini kafanızdan atın. Yok öyle bir şey. Ben ki ortadoğu ve balkanların en korkak insanı ünvanını yirmi yıldır elimde tutuyorum ilk bölümde boş bulunup korktuğum jump-scare dışında HİÇBİR sahnede korkmadım. Siz de korkmazsınız. Hatta diziyi evde tek olduğum üç günlük süreçte geceleri izlemiştim ve korkmamıştım siz rahatça izlersiniz.


Şu sevimliliğe bakar mısınız? Böyle çocukların olduğu bir diziden nasıl korkabilirsiniz ki?

Dizinin en çok eleştirilen yönü ARAK olması ki cidden inanamadım bu yoruma. Tarantino yapınca üstad yine döktürmüş ama duffer kardeşler yapınca tü kaka öyle mi??? 

Benim diziyi bu kadar sevmemin en büyük sebebi arkadaş grubu olayıydı bayılıyorum böyle bisikletleriyle dünyayı kurtarmaya çalışan geek veletlere. Dünyanın en güzel konsepti olabilir ki bir de çocukların oyunculukları muhteşemdi cidden hiçbiri sırıtmıyordu ki zaten sette hemen arkadaş olmuşlar çok özendim, keşke beni de alsalar aralarına.

hayali arkadaş grubum

squad golü değil de ne?

Dizinin sevdiğim ikinci yönüyse MÜZİKLERİ. allahım HA Rİ KA gerçekten kaç gündür should i stay or should i go diye dolanıyorum evin içinde 10/10.

Dizinin bir başka güzel yanı da atmosferi ve sinematografisiydi. Kendimi 80lerde gibi hissettim. Her ne kadar o zamanları görmemiş olsam da yalnız bir çocukluğun verdiği dizi&film kültürüyle 80lere doyduğum ve o zamanların klişelerine de iyice hakim olduğum gerçeğini inkar edemeyeceğim. 

Şimdiyse hepinizin merak ettiği kısıma geçiyoruz? Bu dizi imdb puanını hak ediyor mu? Ben bu yazıyı yazarken yani 01:08 sularında dizimiz 9.0 puanla 23.sırada. House of Cards, Seinfeld, Twin Peaks, OZ, Six Feet Under gibi efsaneleri ve bu yazın en iyi dizisi The Night Of'u arkada bırakmış. Bu konuda biraz çekimserim açıkçası. Konusuyla olmasa da atmosferiyle, müziğiyle daha da önemlisi verdiği nostalji duygusuyla dizi insanı içine çekiyor ve izleyen çoğu kişinin binge-watch yapmış olması da tesadüf değil gibime geliyor. Puanı  8lere iner fakat daha da düşmez çünkü kesinlikle overrated değil. (evet hem kalın hem italik hem de altı çizili çünkü birtakım denyolar böyle şeyler söylüyor dizi için)                  
Peki dizinin hiç mi kötü bir yanı yok? Var ama SPOILER. Gerçi spoiler olmayan bir takım şikayetler de yok değil hadi objektif bir insan olduğum için burada onları da paylaşayım. Bazı insanlar dizideki çeşitliliği az bulmuş çeşitlilik derken siyahi, latino, asyalı insan eksikliğine ve lgbt temsilinin olmaması hoşlarına gitmemiş açıkçası her dizide bu tarz şeyler olmak zorunda değil her konuda  mesaj vermeye çalışılan dizilere ne olduğunu da gördük.                                                           
*********spoiler*******
  • Barb'ın aşırı çabuk harcanması??? Cidden mi??? Bir kez de izin verin şu dizilerde çirkin geeklerin yaşamasına BİR KEZ.                                                                        
  • Nancy'nin içinde bulunduğu aşk üçgeni illuminati üçgeninden beter gerçekten Jonathan ve Steve ikisi de fuckboy ama Jonathan hisli fuckboy kendisini çok garip ve akıllı hissediyor ama utanmadan milleti röntgenlemeyi biliyor GERÇEKTEN Mİ? Tamam sana evlenme teklif etmiş olabilirim ama bu davranışını hiçbir şekilde mazur göremem. Steve ise fuckboyluktan düzgün boyluğa adım atacak gibi  ama kesin Jonathan için terk edilecek. Yazık...                                                    
  • Eleven'a yardım eden amcaya da çok üzüldüm ama malesef ölmek zorundaydı.....      ,
  • Lack of diversity eksikliğine katılacağım bir nokta Dustin ve Lucas'ın ailesinin hiç  gözükmemesiydi açıkçası. Hem insanın mantığı da almıyor yani bu çocukların anası babası yok mudur kardeşim bari bir saniyeliğine falan gösterseydiniz.                                          
  • Dizide eksik kalan başka yerler de vardı fakat onların ikinci sezonda cevaplanacağını  düşündüğüm için buraya yazmıyorum.                                                                                                
Evet bir çok elementi tanıdık bir çok elementi gördük şimdi geldik en civcivli bölüme yazıyı nasıl bitireceğime. Açıkçası hiçbir fikrim yok umarım diziyi izler ve beğenirsiniz diyor, izleyip de buraya geldiyseniz de gözlerinizden öpüyorum. Diziyi beğenmeyenleri de allaha havale ediyorum.

edit: yazıyla ilgili yorumlarınızı yorum kısmına ya da buraya bırakabilirsiniz.

12 Nisan 2016 Salı

Yak, Yeniden Yaz, Tekrar Oku

Öncelikle bu etkinlikten bahsettiği için Eslem'e tüm sevgimi yolluyorum <333 Ve kitapları nasıl seçeceğimi bilmediğim için önce aklımdan dokuz tane sayı tutup sonra da 
goodreadsten o sayılara denk gelen kitabı buldum :>

*otomatik portakal - death note vol 2 - anne and the french kiss

Yak: Otomatik Portakal.  

Yeniden Yaz: Anne and the French Kiss. Karakterlerin üniversitedeki hallerini merak ediyorum açıkçası onları yeniden okumak güzel olurdu.

Tekrar Oku: Geçenlerde yarıda bırakmışım bunları yeniden okuyayım demiştim kendime burada denk gelmesini de bir işaret olarak alıyorum ve karşıma çıkan ilk idefix indiriminde satın alıyorum.

*lola and the boy next door - yer değiştirenler - bayan peregrine'in tuhaf çocukları
Yak: Hiç zorlanmadan Lola diyorum. Bir türlü sevememiştim karakterleri :/

Yeniden Yaz: Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları. Kitaptaki aşk ve duygusallık kısmının atılması çok güzel olurdu bence.

Yeniden Oku: Yer Değiştirenler. Bu kitabı sınıftaki bi çocuğun sırasından almıştım ve tüm gün onu okumuştum yıllar önce. Aklımda kaldığı kadarıyla güzel bi şeydi ama pek hatırlamıyorum knhgcdc

*boş koltuk - her temas iz bırakır - arı kovanına çomak sokan kız

Yak: Boş Koltuk. Çok depresifti cidden bi daha okuyamam.

Yeniden Yaz: Arı Kovanına Çomak Sokan Kız. DAHA ÇOK LISBETHLİ KISIM. 

Yeniden Oku: Her Temas İz Bırakır.

29 Mart 2016 Salı

Bahar Okuma Şenliği

2. Kategori : (10 puan) Bir çizgi roman veya manga veya foto roman.
İç Savaş - Mark Millar / Marmara Çizgi Yayınları / 212 sayfa (okudum)
4. Kategori (10 puan): Anti-kahraman bir karaktere sahip bir kitap. (Öneriye ihtiyacınız varsa goodreads sayfalarına buradan veya buradan ulaşabilirsiniz)
Locke Lamora’nın Yalanları - Scott Lynch / İthaki Yayınları / 584 sayfa (okudum)
11. Kategori (10 puan): Mektup veya anı veya biyografi veya otobiyografi türünde bir kitap.
Elon Musk & Tesla, Spacex ve Muhteşem Geleceğin Peşinde - Ashlee Vance / Buzdağı Yayınları / 448 sayfa
15. Kategori (10 puan): Genç yetişkin türünde bir kitap.
Kargalar Meclisi - Leigh Bardugo / Novella Dinamik / 528 sayfa (okudum)
18. Kategori (Her kitap 10 puan, 3 kitabı da okuyana ekstradan 20 puan, toplam 50 puan): Olayların geçtiği yerin kitabın isminde yer aldığı üç kitap.
1. Uğultulu Tepeler - Emily Bronte / Bordo Siyah Yayınları / 416 sayfa (okudum)
2. Monte Kristo Kontu - Alexandre Dumas / İthaki Yayınları / 944 sayfa
3. Zindan Adası - Dennis Lehane / Artemis Yayınları / 380 sayfa
19. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 30 puan, toplam 60 puan): Kapağındaki baskın rengin kırmızı ve mavi ve yeşil olduğu birer kitap. (Her renkten bir kitap okumanız gerekiyor).
1. Yeşil Kapaklı bir kitap: Labirent - James Dashner / Pegasus Yayınları / 408 sayfa (okudum)
2. Mavi kapaklı bir kitap: Alev Deneyleri - James Dashner / Pegasus Yayınları / 400 sayfa (okudum)
3. Kırmızı kapaklı bir kitap: Çağların Kahramanı - Brandon Sanderson / Akılçelen Kitaplar / 592 sayfa (okudum)
20. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 20 puan, toplamda 60 puan): Şimdiye kadar hiç kitabını okumadığınız dört yazardan birer kitap. Yazarların ikisi Türk, ikisi yabancı, ikisi kadın, ikisi erkek olmalı.Yeni yazarları keşfetmek lazım. Kim bilir şimdiye kadar hiçbir kitabını okumadığımız ama çok seveceğimiz ne çok yazar var. Bir Türk kadın, bir Türk erkek, bir yabancı kadın, bir yabancı erkekten olmak üzere toplam 4 kitap okumanız gerekiyor.
1. Çalıkuşu - Reşat Nuri Güntekin / İnkılap Yayınevi / 544 sayfa
2. Yaşamın Ucuna Yolculuk - Tezer Özlü / YKY /  126 sayfa
3. Fareler ve İnsanlar - John Steinbeck / Sel Yayınları / 128 sayfa
4. Jane Eyre - Charlotte Bronte / Can Yayınları / 632 sayfa (okudum)
21. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 80 puan): Ölmeden Önce Okunacak 1001 Kitap Listesinden dört kitap. (Listeye buradan erişebilirsiniz)
1. Şampiyonların Kahvaltısı - Kurt Vonnegut / April Yayıncılık / 272 sayfa
2. Gurur ve Önyargı - Jane Austen / İş Bankası Yayınları / 424 sayfa (okudum)
3. Otostopçunun Galaksi Rehberi - Douglas Adams / Kabalcı Yayınları / 246 sayfa
4. Sineklerin Tanrısı - William Golding / İş Bankası Yayınları / 261 sayfa
22. Kategori : (Her kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 80 puan) Kendi temanı kendin belirle .
< fantastik >
1. Kuşatma - Brandon Sanderson / Akılçelen Kitaplar / 648 sayfa (okudum)
2. Raven Boys - Maggie Stiefvater / Scholastic Press / 409 sayfa (okudum)
3. Mezarlık Kitabı - Neil Gaiman / İthaki Yayınları / 320 sayfa (okudum)
4. Yokyer - Neil Gaiman / İthaki Yayınları / 372 sayfa

12 Aralık 2015 Cumartesi

Pazar 6'lısı Devam: E Bugün Cumartesi?

Kitap Uyarlaması Filmler

1. Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü (2003) 



2. Ejderha Dövmeli Kız (2011) 



Zaten kitapta harika bir kadın karakter ve sürükleyici bir cinayet araştırması varken filme eklenen güzel ülke İsveç ile Amerikan yapımı olanının harika açılışı insanı mutluluktan ağlatıyor :>



3. Baba (1972)



4. Pi'nin Yaşamı (2012)



5. Kuzuların Sessizliği (1991)

Sinema tarihinin en güzel sahnelerinden birisi bu filmde.



6. Harry Potter ve Felsefe Taşı (2001) 

Çocuk oyuncuların sevimliliği ve bence kitapların atmosferini en iyi yakalayan film. Sırlar Odası ile bunun arasında kaldım fakat ilk göz ağrım olduğu için bunu seçtim. Özür dilerim yakışıklı Tom Riddle.



Favori Kadın Karakterler

1. Lisbeth Salander - Ejderha Dövmeli Kız

Kadınlardan nefret eden erkeklerden nefret eden, boş konuşmaktan hoşlanmayan, iyilerin dostu kötülerin en büyük düşmanı, fotografik hafızalı, hacker, zeki, çevik, ahlaklı, harika bir karakter.



Saçmalama ya ne aşkı????

2. Moiraine - Zaman Çarkı

Zaman Çarkı serisinin biricik Aes Sedaisi.



3. Luna Lovegood - Harry Potter

Kendime benzetmemle ne alakası var canım saçmalamayın.



4. Devi - Kral Katili Güncesi

Kral Katili serisinin en sevdiğim kadın karakterlerinden birisi. Zeki, çevik, pek ahlaklı değil ama olsun biz seni böyle sevdik.



5. Jo - Küçük Kadınlar

Küçük Kadınları okuyup da ailenin kitap kurdu, serseri, özgür ruhlu ve erkeksi kızı Jo'da kendini görmeyen çok az kişi vardır sanırım.



6. Katniss - Açlık Oyunları

Okuyla sadece düşmanlarını değil kalbimizi de vurdu.



Favori Erkek Karakterler

1. DOBBY - Harry Potter

Dünyanın en en en en sadık dostu olmasının yanında çorap modasında bir öncü!!!



2. Tyrion Lannister - Buz ve Ateşin Şarkısı

Benim kalbimin derinliklerinde de kötürümler, piçler ve bozuk mallarla ilgili hassas bir noktam var.



3. Gandalf - Yüzüklerin Efendisi



4. Elodin - Kral Katili Güncesi

Kalbimin derinliklerinde çatlak profesörlere de derin bir yer var.



5. Mark Watney - Marslı

Zeki, çevik ve uzay kovboyu. İnsan başka ne ister ki



6. Selim Işık - Tutunamayanlar 



Seni Ağlatan Kitaplar

1. Pal Sokağı Çocukları

2. Harry Potter ve Ölüm Yadigarları

3. Uçurtma Avcısı

4. Kürk Mantolu Madonna

Ne kadar ağlak bir insan olsam da başka bir kitapta ağladığımı hatırlamıyorum pek. Wow şaşırtıcı.

Favori Kurgusal Mekanlar

1. Hogwarts - Harry Potter

Kimin favorisi değil ki



2. Üniversite - Kral Katili Güncesi

3. Orta Dünya - Yüzüklerin Efendisi





4. Narnia

Mr. Tumnus'la çay içmeyi kim istemez ki



5. Westeros - Buz ve Ateşin Şarkısı

İnsan merak ediyor...

En Tarz Karakterler

1. Hannibal Lecter

Biz bundan daha önce bahsetmiştik



2. Miranda Priestley - Şeytan Marka Giyer



3. Lisbeth Salander - Ejderha Dövmeli Kız

Benim hoşuma gidiyor valla.



4. Serena Van der Woodsen - Dedikoducu Kız



5. Effie Trinket - Açlık Oyunları



6. Cersei Lannister - Buz ve Ateşin Şarkısı

7 Eylül 2015 Pazartesi

Aile Golü: Modern Family

                                               

Komedi dizisi deyince aklınıza onlarca dizi geldiğini biliyorum ve bence gerçek hüzün burada yatıyor çünkü ortalıkta çok fazla komedi dizisi olsa da güldürme kalitesine bakınca çoğu sınıfta kalıyor. Daha kötüsüyse güzel başlamış diziler rezil bir hale geliyor ve bağlandığınız için izlemeyi de bırakamıyorsunuz ve acı içinde diziyi izlemeye devam ediyorsunuz.

Neyse ki Modern Familyde böyle bir sorunla karşılaşmıyorsunuz.

AAAAAAAAAAA PARDON KARŞILAŞIYORSUNUZ.

Ve aynı zamanda "Ah zaman ne de hızlı geçiyor, bu çocuk elimizde büyümüştü" diyen akrabalarınıza hak vermeye  başlıyorsunuz çünkü Luke Dunphy'i oynayan oğlanın çocukluğu ne kadar sevimliyse ergenliği bir o kadar kötü ve insana "bu çocuk ne ara bu kadar büyüdü ya" dedirtiyor...

sevimli hali

şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler

Peki dizinin konusu ne? Adından da anlaşılacağı üzere; aile.


Dİzimiz üç aileyi anlatıyor. Evin babası Jay ve yeni karısı dünya güzeli Gloria ile oğulları Manny Pritchett 1. ailemiz olurken, Jay'in kızı Claire ve dünyanın en muhteşem babası Phil ile çocukları Haley, Alex ve Luke Dunphy  2. ailemiz, Jay'in oğlu Mitchell ile Cameron "drama kraliçesi" Tucker ise 3. ailemiz.

Evet doğru tahmin ettiniz Mitchell ve Cameron beraberler. Evet gayler.


Açıkçası bence dizinin en güzel yanlarından birisi Mitchell ve Cameron'ın ilişkisi çünkü komedi dizilerinde gayler genelde plastik karakterler oluyor buradaysa feminen gözüken Cameron'ın sert erkek olduğu zamanları da görüyoruz. Benzincide kabadayılık yapan adamı bastırması, futbol koçluğu gibi son derece maskülen bir işi yapması vb. (Özellikle bu bölümlerde Friday Night Lights'tan bahsedip durması <3 CAMERON TUCKER <3 DÜNYANIN EN GÜZEL ÖĞRETMENİ<3)

                                            makyajımı da yaparım futbolumu da oynarım

Dizinin en güzel karakteriyse bence Phil Dunphy. Hatta abartıyorum televizyon tarihindeki en harika baba karakteri bu adamdır. Eğlenceli ve komik, ailesini her şeyden çok seven, bazen şaşkın bir penguen gibi davranan tam bir tatlış.



,

Gördüğünüz gibi dizinin artıları
+ 6 sezondur vasatın altında tek bir bölümünün olmaması
+ tüm karakterlerini sevmeniz
+ phil dunphy gibi idol bir aile babasına sahip olması
+ gay karakterlerin plastik olmaması (bu konuda hassasım :d suck it 2 broke girls)
+ ailenin öneminin anlatılması ve dizide herkesin birbirini sevmesi <333
+bonus: luke dunphy aptallığı




eksisi
- YOK??????


-pardon varmış. luke dunphynin büyümesi hatta o kadar büyük bir eksi ki kendi babası bile onu oğlu olarak kabul etmiyor.